Doğal ve yapay aydınlatma kaynaklarını doğru kombinleyerek içeride de aktivitelere uygun maksimum aydınlık sağlamak ve aynı zamanda ferahlamak mümkün.
Eve aydınlatma satın alırken iş sadece formunu sevdiğiniz ya da rengini beğendiğiniz bir tanesini alıp götürmekten ibaret değil. Hangi tür ışığın ne için satın alındığı bunlardan daha önemli bir konu. Bu noktadan hareketle hem enerjiden tasaruf etmiş olur, hem de cebinizi fazla zorlamazsınız. Alışverişe başlamadan önce kendinize yaşam alanlarında ne tür aktiviteler yaptığınız sorusunu yöneltin.
Hiçbir oda tek bir amaç için kullanılmaz. O zaman neden tek bir ışıkla aydınlatılsın? Mesela yatak odası sadece uyku için kullanılan bir mekan değildir. Makyaj yapılan bir alana, eğer imkan varsa bir dinlenme ya da hobi köşesine ve uykuya geçmeden önce okuma alanına ihtiyaç duyulur. Tüm bu aktiviteler için farklı ışık kaynakları kullanarak yaptığınız işte daha verimli olur ve ışıktan da tasarruf sağlarsınız. Oturma odası ya da salon çoğu zaman televizyon seyredilen, aynı zamanda sohbet edilen, kitap okunan ya da bilgisayar kullanılan bir alandır. O zaman bir ya da iki tane indirekt aydınlatma kullanmalısınız. Okumak ya da örgü, dikiş gibi belli bir konsantrasyon gerektiren uğraşlar içinse direkt ışık kaynakları olmalı.
İçeride daha fazla doğal ışık için pencere ve kapı sistemlerinin ve elbette perdelerin de önemi büyük. Pek çoğumuz yeni bir ev alırken özellikle odaların güneş almasını isteriz. Gün ışığı almayan evlerde kişiler psikolojik olarak daralır ve daha az motive olur. Evlerde tercih edilmeye başlanan sürgülü, katlanır kapı ve pencereler bu amaca fazlasıyla hizmet diyor. Yekpare kayar sistemlerde klasik perde yerine stor mekânizmaları tercih etmek daha doğru.
Dikkat edeceğiniz başka konu cam seçimi. Gün ışığını kesen veya kontrollü girmesini sağlayan film kaplı camlar yansıma emilimini artırmak ve pencereden güneş ısısı geçişini azaltmak ve dengelemek üzere tasarlanıyor. Ayrıca optik netlik veren özel camlarla dışarıdaymış gibi doğal bir manzara yakalanıyor. Bu tip özel camlar UV koruması da sağlıyor. Pencerelere rağmen yeterli gün ışığı alınmamasının sebeplerinden biri de ev konumunun güneş ışınlarının rahatlıkla gireceği açıda bulunmaması olabilir. Böyle bir durum için özel tasarlanmış akıllı ayna sistemlerinden faydalanılabilir.
Örneğin İtalyan bir tasarım ekibi tarafından geliştirilen özel bir cihaz güneşe doğru çevirilerek bırakıldığında içinde barındırdığı ayne sayesinde güneşten gelen ışınları istenilen duvara yansıtarak mekânı yaklaşık 250 metrekarelik bir alanda aydınlatacak kadar ışık yayabiliyor. Yine gün ışığını kesmeden ışık dengesini sağlayan özel perde ve stor sistemleri mekânları karartmadan örtüyor.
Sarkıt Lambalar
Tüm yaşam alanlarına uyum sağlayan sarkıt tasarımlar aslında her alanda farklı bir işleve sahip olabilme özelliği de taşıyor. Mutfak tezgahının üzerindeki sarkıt lamba vazifesi görürken, antredeki sarkıtlar atmosferi zenginleştirir. Bu yüzden sarkıt aydınlatmaların işlevi, nereye asacağınız, ihtiyaçlarınızın ve elde etmek istediğiniz görünüme göre farklılık gösterir. Yemek masasında ilginç kompozisyonlu ve modern formlu sarkıtlar avizelere göre daha sık tercih ediliyor. İki ya da üç, beş gibi artan sayıda sarkıtı masa üzerinize yerleştirebilir ve farklı bir etki için yükseklikleriyle oynayabilirsiniz. Genelde 240 cm tavan yüksekliğinde masanın 90 cm üzerinde asmak doğrudur. Ancak dekoratif bir işlev de üstleniyorsa farklı kompozisyonlar da oluşturulabilir. Büfe üzerinde kullanacağınız sarkıtlar çiftli olursa daha estetik durur. Sadece tek bir tarafa toplanmış çoklu lambalarla genel bir aydınlatma sağlanabilir. Mutfak tezgahı/adası üzerindeyse şeffaf, kabartmalı veya renkli camlar, çoklu metal sarkıtlar ideal. Seçimlerinizi yaparken mutfak adasının boyutlarını göz önünde bulundurun. Doğru bir ışık için ne çok önde, ne de geride kalmalı.